1.4 milyar nüfuslu bir ülkede bir hastalığın ortaya çıkması gayet normal bir durum.
Yeni ilaçlar ortaya çıktıkça, yeni gelişmeler yaşandıkça virüsler de buna karşı direnç sağlıyor.
Virüsler de gelişiyor.
Bunun unutmamak lazım.

"Buldukları her şeyi yiyorlar" cümlesi ne kadar doğru bilemem ama her kültürün mutfağı farklıdır.
Uzakdoğu mutfağında hayvan, böcek ayrımı yapmazlar.
Ki çekirge gibi çerezlik böcekler zaten zengin protein kaynağıdır.
Birçok böcek türü de bu şekildedir.
Yani bir parça etin verebileceği protein miktarını küçük bir salyangoz karşılayabiliyor.
Bu "ne buluyorlarsa yiyorlar" sözü eğer gerçekse sadece Çin'e değil Uzak Doğu ülkelerinin hepsine özgü bir durumdur.
Uzak Doğu mutfağının da en büyük zenginliği deniz ürünleridir.
Ki denizden babaları çıksa yerler...
Yani sağlıklı bir mutfak kültürleri vardır.
Uzakdoğu ülkelerinin ortalama yaşam süreleri 80 ve üstüdür.
Üstelik obez oranı en düşük uluslar da yine Uzak Doğululardır.

Hintlilerin kutsal saydığı hayvanı her yıl kurban edip yiyen de bizleriz.
Bu açıdan da bakmanızı öneririm.
Bir şey size uygun gelmiyorsa bu o şeyi iğrenç yapmaz.

Haftaya phukete gidicem tatil için. Böyle bir kötü şans yok ya. Bize denk geldi arkadaş.

Virüsün labaratuvarda yapıldığı ve bilinçli bulaştırıldığı bariz belli,direk ölümcül olması akla başka birşey getirmiyor

çinden kargo ile gelen ürünlerede dikkat etmek gerekyor

Çinlilerin hepsi nevşehir kapadokya oralara geliyor dikkat edin

Yozgat'ta Çinli turistlerin de uğrak yeri lütfen dikkatli olalım.

Çinli turistleri görenler taşlayıp kovalamaya başlar yakında

direk bu hale gelmemiş hocam

orda yaşıyan türk bir kadının anlattığına göre

bencede öyle

Otelde çalışıyorum umarım kapmam trojeni